27 Eylül 2007 Perşembe

KARDEŞİME....

Düştü....
Saçları gibi kıvırcık hüzünleri yüzüne
Umursuzluk değildi benimkisi
Güçlü olsun diye sormayışım halini
Sert olsun hayata
Cesur olsun sevdiğine
Kadın olsun kocasına
Ana olsun yeğenlerime diye
Sormayışım halini

Aynı evi paylaştık seninle
İlk ev sahibimiz aynıydı
Şiir istedin benden karındaşım
Şiiri yaşayacaksın
Şiir gibi güzel gönlünle
Ve sen
Habib'sin farkına var artık
Seni kimse sevmesene ne zarar
Tanrı sevmiş seni,vermiş sevgisini
O güzel ismine....

25 Eylül 2007 Salı

İKİ SEVDA

İki sevda taşıyorum yüreğimde
Biri küçük, ufacık çocuğun, dev sevdası
Diğeri dev, sonsuz şehvetli adamın, bitmeyen arzusu
İki farklı sevda içimdeki
Kötüsü; İki farklı insana
Komik yanı; İkisini de yaşayamıyorum
Dramatik tarafı; birinden vazgeçmeliyim
Trajik sonu; ikisini de kaybedebilirim.
Ben kararımı verdim aslında
Çok öncelerden kalma bu isteğim
Dev gibi bir çocuk istiyorum
DEV gibi

14 Eylül 2007 Cuma

DIŞARDAN KAPANAN KAPI

yedek anahtarsın bir kapıyı kapadım ben
anahtarı sende kalmıştı
bi el atıver....

ŞİİR DEFTERİNİN ORTASINA DÜŞÜLEN NOT:
14.09.2007
Cuma
01:17

kapatıyorum bu defteri
bir daha açılmak
veya açılmamak üzere
nokta mı?
virgül mü?
sen seçeceksin
şimdilik hoşcakal

MERAK EDİLMEYEN ŞİİR

I.
Çok yukarıdan baktın denize
Bir kış kadar yukarıdan
Hatta kuşlar altımızdan uçuyordu, denizin üstünde
Mavi her tonunu vermişti denize
Ve sen maviyi ayrı bir severdin
Deniz olsa cehennemde bugun intihar edersin bilirim
Öyle uzun uzun baktık maviye
Hem sabahında günü
Hem akşamında
Bizle dogmadıysa da güneş
Bizimle battı denize
Biz seninle hep güneşleri batırdık denize
Kızmadı küsmedi bize güneş
Her defasında tekrar doğdu üstümüze
Yani sen varsın diye doğmuyor güneş
Sen varsın diye batmıyor
Küsmek yok onun için
Hergün denize hasret
Denize sevdalı doğuşu

II.
gidemedim
yol almaz oldu ayaklarım
küstüğün an ölüyorum
nefes almak mümkün değil
Gidecek misin?
gözlerin hayır diyor duyuyorum
diyorlar ki nasıl giderim
gidersem ölürüm
öldürürüm seni
gidemem
Gidecek misin?
gitmem diyor ellerin
sımsıkı tutmayışı
gitmekten değil korkusu
gidememekten
bir daha bırakamamaktan
Gidecek misin?
yok diyor yüreğin
gidemem
gitmek istesem
nereye gider
ne yaparım sensiz
ben gidersem sensiz kapl olurum
sadece kanla dolu aşağalık bir organ olurum
diyor yüreğin
Gidecek misin?
gitme diyorum
gözlerimden
içimden
sesimden
haykırıyordum sana
gitme
gidersen ölürmüyüm bilmem
gidersen, dönmem
dönmezsin biliyorum
gitme
kaybetmek seni
bir daha bulamamacasına
öldürür beni diyorum
gözlerinin içine baka baka
sarılmak istiyorum sana
madem gideceksin
öpmek istiyorum seni
ilk ve son kez
diyemiyorum
Gidecek misin?
git ne olur git
ardına bile bakma demek ne zormuş
diyemiyorum
korkuyorum
Gidecek misin?
ilk kez
ilk kez gözlerin
hayır demiyor
gitmek istiyorlar benden
gideceksin yani
gidiyorsun yani
bir tek kelime anlatır halimi
çaresizlik
fırlıyorum dışarı
her adımda aynı düşünce
ayrı hüzün
ayrı dert
ayrı yıkılış
ayrı şizofreni
son adımları gibi ömrümün
denize varacak kadar gücüm var
orada ölecek bile güç yok bende
ölemiyorum
güç
biraz güç
bulamıyorum
biraz güç
çok güçmüş
Gidecek misin?
sen gitsen ben ne yaparım
öyle maviye dalmışım ki
düşünemiyorum
sonsuz uzun bakıyorum denize
karşı kıyıda bir ada
adını bile bilmiyorum
deniz alıyor beni içine
Gidecek misin?
gemiler adsız,isimsiz
sebepsiz karşımda birden
hayata dönüyorum
yanımdasın
boğazım kurumuş
dilim düğümlenmiş
güç diyorum kendime
biraz güç
bulamıyorum
biraz güç
çok güçmüş
şairler yardım ediyor
"baka kalırım giden gemilerin ardından
atamam kendimi denize,
dünya güzel, serdede erkeklik var.
ağlayamam"
birden adam oluyorum yine
dönüş bu ölümden sanki
yaşamaktan nefret ediyorum
ama ölmek sen varken çok zor
geriye bir tek çare buluyorum
adam olmak
insafsız, katil , zalim
olamıyorum
olmuş gibi davranıyorum
ve dönüyoruz geriye
Gidecek misin?
celladım
Gidecek misin?
gözlüklerimi takıyorum
bilirsin sebebini
ben sana baka baka yalan söyleyemem
içimden diyorumki git
ben sensiz yaşarım
bunca zaman senle mi yaşadım
ne fark eder
biraz ağlarım
biraz sızlarım diyorum
öylede olur zaten
ama yalan kısmını gelince
nasıl söylerim
bir dahası yok
gidersen ölürsün
ölürüm
bunu sana nasıl yalan söylerim
defalarca deniyorum
yok olacak gibi değil
ne yapayım...
git diyorum
git
git ve ağla
çünkü ben ağlıyorum
sen ağlıyorsun yol boyunca
sızı gibi yüreğimizde
sese vurmuyoruz
kimi kandırıyoruz
kimi inandırıyoruz
trajedi bu
komedi
bilim kurgu
yok yok
olmuyor
evinin önünde
git diyorum
ben ağlamak istiyorum.
feryat ederek
bağıra bağıra
seni içimden
yüreğimden atmak istiyorum
yada yüreğimi atmak istiyorum
kendimi atmak istiyorum
git şimdi
akşam tekrar görüşürüz
git
çabuk ol
yoksa bu koca çocuk
bu küçüçük adam
darma dağan olacak karşında
yalvaracak sana
uafalanacak
kum kadar küçük
kum kadar tane tane olacak karşında
ne olur gitme demek geliyor
ama git
diyorum
git
gidiyorsun
ve ben
koşarak
kaçarak
uzaklaşıyorum
Gidecek misin?
ve ilk feryat
lanet olsun
yaşam, zaman, mekan
herşey dursun
bağırıyorum arabada
"seviyorum seni
ölüyorom senin için
görmüyor musun?
neden?
neden?
neden?
be ne halt ettim?
lanet olsun çağlar
yazıklar olsun sana
adam mısın? sen"
suskunluk
sadece suskunluk
ölüm gibi
nefessiz susuyorum
ağlıyorum
kan damlıyor yüzüme
kan
ölüyorum
Gidecek misin?
gitti..

III.
Gidecek misin?
hayır...
Gidecek misin?
hayır...
Gidecek misin?
hayır...
gözlerin,yüreğin,sesin
hepsi hayır dedi
hayır bu kadar
yapıcı,onarıcı ve olumlu değildi
ilk kez hayır
kutsal kullanılmıştı
hemde cümle dışında
kendisi bir cümleye alet olamayacak kadar
anlam doluydu
Gidecek misin?
hayır kalıyorum dedin
bir çoçuğun ilk adımdaki telaşı
korkusu, sevinci var yüreğimde
ne güneşten
ne ıçmaktan
ne de maviden
gtimedin ya
deniz ayrı mavi
güneş apaydın,berrak
ne güzel bulutlarla aynı yüksekte olmak
kuşlara kuşbakışı bakmak
ne güzel kendi sesinle
senin kelimelerinle kendini anlatıyor olman
ne müthiş bir duygudur bu
yürümek..
ilk günkü gibi korkak
ilk günkü gibi mutlu

IV.
ve yanımında bir tilki
ama biz ne kargayız
ne agzımızda olan peynir
aşkı çaldırmadınya kurnazlara
seviyorum seni

V.
sensiz bir gün ölmeyi
senle her gün ölmeye tercih ettin ya
seviyorum seni

VI.
öldürmedinya bu çoçuğu
celladım
seviyorum seni

VII.
seviyorum seni
insan gibi
ve insanca

VIII.
Gidecek misin?
beden geliyorum

IX.
Gidecek misin?
beni de götür

X.
Gidecek misin?
ölecek misin?
beni de öldür....

13 Eylül 2007 Perşembe

NOKTALI VİRGÜL

noktaların vardı senin
oysa benim virgüllerim
ve ikimiz
bir noktalı virgül olamadık
aşkın sonuna konulan...
AŞK;

Çağlar ŞAHİN
13.09.2007

GÜLÜŞÜN

herşey bazen kötüye gider
sonra birden düzeliverir
güneş acar sarı
deniz mavi
pembe dudaklarının arasından
beyaz dişlerini göründüyse hele
dünya daha güzel
hayata yeniden başlamışım sayarım

Çağlar ŞAHİN
13.09.2007

SON KEZ SORUYORUM

adını anınca gemiler kalkardı limandan
artık ne önemi var
adını anınca gözlerim gülerdi
artık ne önemi var
geçmişte kalmış günleri umursamda
gelcektekileri yaralamayalım derdim
artık ne önemi var
al sana
bütün sorumluğunu sana veriyorum neden mi?
söylemek isterdim ya
artık ne önemi var
ya vereceksin aşkını bana
ya bana aşk ile bakacaksın
ya da ben sana her gün sen gibi
ölü bakarım....
artık ne önemi var
söylenmiş sözlerin
karşılıklı ağlamanın
içimizin erimesinin
yalan değildiler
gerçek olamıyacak kadar
gerçektiler ama
artık ne önemi var
çok kırdın beni
çok kırıyorsun
sen yüklen bu aşkı sırtına
ya sev beni seni sevdiğim kadar
ya da ben gidiyorum
beni an
beni düşün
kendine yan....

karakızben seni öyle sevdim ki
sevginsiz yaşamaya katlanamam
sen karar ver
son kez soruyorum
sevecekmisin beni
benim seni sevdiğim kadar
yada ben gidiyorum
beni an
beni düşün
bize yan...

NOT:
gitmek çoçuğun ölümü adamın büyümesidir.

Çağlar ŞAHİN
13.09.2007

KARAR

şudur;
alırsan, veririm
verirsen, alırım
ötesi yok
hepsi bu....

gelirsen,gelirim
gidersen,gelmem
fazlası yok
hepsi bu....

özlersen, özlemem
özlersem,özleme
anla beni
hepsi bu...

Çağlar ŞAHİN
13.09.2007

GÖZLERİMİ ASTILAR

dün gece
bir adamı astılar
gözlerim önünde desem
değil...
gözlerimin içinde....

öldü adam
adam küçük,ufak
yani devden büyük
adamı astılar
ip yerine
sözlerle....

gömdüler adamı
duasız
selasız
namazsız
intihardı
bu idam
yüreğinde...

kırdın....
kırdın....
kırdın....
sustukça
konuştukça
sevdikçe
beni
kara gözlerinde....

beni o kara gözlerin
küfürbaz etti
isyan ettirdi evrene
şimdi o kara gözlerin
öldürmek istiyorlar beni
gömmek istiyorlar
gözlerime....

not:
burda kara gözlerin mecazi
kara değil gözlerin
öyle nefret etmişsin ki yaşamaktan
kapkara kinler kusuyorsun bana
hak etmiyorum bunu
kaldıramıyorum yapma
ben sana ne yapsam
ne desem suç oluyor yapma
ne istiyorsan söyle
gözlerim ölüyor
görmüyorsun
ve istiyorsun ki
görmeyeyim bende
kapkara bakayım evrene
yapma..

Çağlar ŞAHİN
12.09.2007

12 Eylül 2007 Çarşamba

HEMEN
karakız
koca yürekli kız
bazen öyle kızıyorum ki sana
bazen öyle özlüyorum ki seni
bazen öyle istiyorum ki
bazen öyle nefret ediyorum ki senden
bazen bir damla suya muhtaç gibi muhtaç oluyorum sana
sonra sen çıkıyorsun karşıma
kaya gibi sert
kayadan da taştan
insan oluyorum
hemen....
bazen değil
her an....

Çağlar ŞAHİN
12.09.2007

Başlangıç

neden her yağmur yağdığında
aklıma hep aynı şarkı gelir ki
herkeze böyle olduğu oluyormu ki
yani birşeyler başka birşeylerle neden ilişkilendiriyor
buna sebep olan nedir?
yani her yağmur yağışı bana neden
"dışarda kar yağıyor benim içime yağmur " söyletir.
garip...